Hekimsen'in 3 Yılı: Hekimsen Bugün 3 Yaşında

Bundan tam 3 yıl önceydi. Uzun bir dönem bir sosyal medya platformunda bir araya gelmiş 13 hekimin artık hafta içi 1 günlük izin almaları ve valiliğe gerekli evraklarla resmen başvurmaları gerekiyordu. İşin bir zorluğu da buydu, Türkiye’nin çok farklı yerlerinden gelmek zorundalardı. Öyle ki hatta hayatlarını riske atacak şartlarda gelenler vardı. Aslında bir çaresizlik bizi bir araya getirmişti. Öyle bir çaresizlik ki bizi ayrıştıracak her fikri, anlayışı bir yerde bırakıp bu iş için bir araya gelmeliydik. O gün çok büyük bir gündü bizim için, artık hekimlerin sendikasını kuruyorduk.

Hekimler daha önce hep dernekleşmişlerdi. Sendika kuran olmamış, kuranlar da siyasete girmiş, ayrıca başka birçok nedenle başta hekimlerin haklarına yoğunlaşamamışlardı. Bütün bu yapılardaki siyasi kökenli hareket, hekimleri umutsuz bırakmış; hekimler geri çekilmiş, geri çekildikçe de büsbütün haklarından olmuşlardı. Bir takım sendika ve diğer yapılar, direkt olarak belirli bir siyasi parti ile birlikte hareket ederken, diğer bir anayasal olarak var olan yapımız kendisi siyasallaşmış, artık bizi konu etmekten uzaklaşmışlardı. 

Bizi bir arada tutabilecek sendika asla siyasete girmemeliydi. Bizi dinimiz, dilimiz, mezhebimiz, rengimiz gibi hiçbir neden ayrıştırmamalıydı.

Bizi bir arada tutabilecek sendika asla siyasete girmemeliydi. Bizi dinimiz, dilimiz, mezhebimiz, rengimiz gibi hiçbir neden ayrıştırmamalıydı. Kimse kimsenin özeline karışmamalı, bu fikri ve yaşantıyı sendikaya getirmemeli, ortak müştereklerde buluşmalı idi. Bakın bunları söylerken bile eminim “Nasıl olabilir bu?” diyen o kadar çok meslektaşımız olacak ki. Zira bugüne kadar böyle bir yapı hiç var olmamıştı. 

Hekimsen tam olarak bunu başardı. Bu düşüncenin temelleri halihazırda bizim kültürümüzde bulunmaktadır. Bunu başaracak mekanizmaları tüzüğümüze değişmeyen maddeler halinde yazdık. İçimizde bulunan ve yeni katılan herkes, hatta karşılaştığımız yapılar buna şaşırıyorlardı. Bu işi başardık. Peki bu bize ne kazandıracaktı? İşte bu tüm hekimleri içine alabilecek kadar geniş bir anlayıştı. Biz başta hekimler olarak deontolojik, rasyonel, bilimsel anlayışımız ve vicdanımızla bir araya geldik. Ardından hiç durmadan, hekim meslektaşlarımıza bize yıllar içinde yapılan haksızlıkları anlattık. Bizi koydukları kefeyi gösterdik, hiç durmadan tanıttık. Nafile bir iş gibiydi başlangıçta. İşin başından beri bizi takip eden, sayıları binleri bulan bir kitle vardı ancak sadece izliyorlardı. Biz o zaman dahi; 100 binlerce kişi bizimle, bizim arkamızda, yanımızda gibi hareket ediyorduk. 

O dönemde web sayfamız yoğunluğu kaldıramayarak çöktü. Düşünün ki en az 20 kişi bile üye onayı yaparken, onaylanmamış yeni üyelerin listesi kabarıyordu. Bu görülmemiş bir iltifattı. 

Zaman geçti ve o Aralık ayı geldi. Bize yapılacak küçücük bir zam bile bazı sendika ve odalara fazla geldi. Bize “COVID varken 2 saat eylem yapılır mı?” diyen tüm sendika ve odalar, hep birlikte bizi yani hekimleri karşılarına alarak çeşitli bahanelerle eylemler yaptılar. Biz de “Eğer bu kadar bir hak bile verilmezse eylem nasıl yapılır göstereceğiz.” dedik. Tek başımıza tüm diğer sendika ve odalara karşı durduk. İşte o gün hekimler kimin onların yanlarında olduğunu, haklarını koruduğunu gördüler; öyle ki ondan sonra bizim anlatarak ikna edemediğimiz birlerce meslektaşımız çok kısa bir sürede sendikamıza üye olmaya çalıştı. Hatta o dönemde web sayfamız yoğunluğu kaldıramayarak çöktü. Geceleri sabahlara kadar, üstelik aktif olarak mesleklerini sürdüren temsilcilerimiz ve kurucularımızla üyeleri onayladık. Düşünün ki en az 20 kişi bile üye onayı yaparken, onaylanmamış yeni üyelerin listesi kabarıyordu. Bu görülmemiş bir iltifattı. Zaten ayrıca en hızlı büyüyen sendika olarak geçen yıl listelere girdik. Bu durum ise bazılarını fena bir şekilde korkuttu; zira bu böyle gitseydi hekimler birlik olacaktı, üstelik hiçbir yapının etkisinde kalmadan.

Bu kadar heterojen bir yapıya iftira yakıştırmalarla saldırdılar. Sağlık Bakanlığı e-imza kanununu dahi kabul etmedi. Hemen akabinde diğer hekim sendikaları kurulmaya başladı. Yani bizi bu şekilde yavaşlattılar, öyle ki başvuru yapan üyelerimizin tüm mücadelemize rağmen üçte birini bile resmi olarak kaydedemedik. Üyelerimizin evrakları bazı yerlerde sümen altı edildi, bazı yerlerde takip edemedikleri için başka sendikalara bile kaydedildi. Hatta bir kurucumuz ilk genel kurulda bizim sendikaya değil de başka bir sendikaya sehven (!)  kaydedilmiş olduğu için oy kullanamadı. Ama hekim arkadaşlarım büyük bir mücadele içinde kayıt olmaya devam ettiler. Her yolu defalarca denememize rağmen ilgili makamlardan aldığımız en ufak bir yanıtın olmaması, hiç durmadan basının çalışanlarımızı ve insanları aldatılması ve bize yapılan tüm haksızlıklara karşı eylemlerimize başladık. Öyle ki ayda 6 gün, peş peşe 3 gün yapılan eylem ile kamu sendikaları içinde tarihe geçtik. Tüm STK’ları ikna ederek “1 Gün 100 Bin Hekim” eylemini tasarladık. Daha önce hiç eylem yapmamış 30 bin kadar hekimimiz de bu eyleme katıldı ve ilk kez hekimlerin en az yarısı iş bırakma eylemi yapmış oldular.

Bir sendika düşünün hem “Oda TV”, hem “A Haber” hem de “Takvim” hakkında iftira haber yaparsa, bu sendika sizce necidir, hangisidir? Biz söyleyelim: Bu sendika hekimlerin siyaset üstü sendikası Hekimsen’dir.

Kesinlikle eylem yapmak istemezken bu kanuni hakkımızı kullanmamız için bizi adeta zorladılar meslektaşlarım. Biz bir yandan yazışmalar, bir yandan eylemler ve basın açıklamaları ile uğraşırken bu kez de bize malum medya saldırmaya başladı. Ne diyeceklerdi? Hizbullahçı tutmazdı ki zaten ayrıca eskidi, PKK deseler zaten mümkün değil. At çamuru izi kalsın misali en güncel terör yapısı olan “FETÖ’ye hizmet ediyorlar” iddiasında bulundular. Şu anda bu iddiada bulunanlara toplamda yaklaşık 1,5 milyon TL’lik tazminat davası açılmıştır. Bir sendika düşünün hem “Oda TV”, hem “A Haber” hem de “Takvim” hakkında iftira haber yaparsa, bu sendika sizce necidir, hangisidir? Biz söyleyelim: Bu sendika hekimlerin siyaset üstü sendikası Hekimsen’dir.

Evet, her şeye karşı koyduk ve koymaya devam ediyoruz. Hiç durmadan, başta hekim meslektaşlarım üyemiz oluyorlar. Zira burası hekimlerin evi, başta hekimlerin sendikasıdır. Öyle kapsamlı ve çok yönlü geliyoruz ki artık hekimlerin Tıbba sahip çıkmasına kimse engel olamayacak, haklarını gasp edemeyecektir. Hekimsen Sendikası artık hekimler olduğu sürece bizim destekçimiz, ortak yapımız olacak geleceğimizi şekillendirecektir. İçiniz rahat olsun.

28 Kasım, sendikamızın kuruluşunun 3. yılı kutlu olsun. Türk sağlık sistemine, tıp bilimine, hekimlerimize ve çalışanlarımıza var olduğu sürece hayırlı olması temennileri ile.

Dr. Adil KURBAN